EŞİK: Yeni komisyonlarla kamuoyu oyalanıyor

EŞİK, bugün yapılacak olan TBMM Kadına Karşı Şiddet Araştırma Komisyonu toplantısının öncesinde açıklama yaparak “Çalışma raporlarının uygulanması bir yana, yayınlanmasının bile engellendiği koşullarda yeni komisyonlar kurmak kamuoyunun oyalanmasından başka bir anlam taşımıyor.” dedi.

Bugün saat 13.30’da TBMM Kadına Karşı Şiddet Araştırma Komisyonu toplantısı gerçekleştirilip başkan, başkan vekili, sözcü ve kâtip seçilecek. Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK) görev paylaşımının bilgi ve deneyime dayalı liyakat kriterleri çerçevesinde yapılması gerektiğini belirtti. Yıllardır bu komisyonların, TBMM’deki partilerin vekil sayısını oransal olarak gözeten bir görev paylaşımı yaptığını ifade eden EŞİK, bunun sonucunda iktidar söylemleri dışında herhangi bilgi ve politika üretilemediğine dikkatleri çekti.

“Bu kaçıncı komisyon?”

EŞİK yaptığı yazılı açıklamada “Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Tüm Yönleriyle Araştırılarak Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu” adlı komisyonun bu amaçla TBMM’de kurulan kaçıncı komisyon olduğunu artık sayamadıklarını ifade ederek, “Kasım 2014 tarihinde aynı adla kurulan komisyonun raporu bile açıklanmadı. Aynı şekilde KEFEK alt komisyonu olarak kurulan İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanması ile ilgili komisyonun raporu da inatla yayınlanmıyor. Çalışma raporlarının uygulanması bir yana, yayınlanmasının bile engellendiği koşullarda yeni komisyonlar kurmak kamuoyunun oyalanmasından başka bir anlam taşımıyor.” dedi.

“AKP-MHP’nin olduğu komisyondan olumlu sonuç çıkması beklenemez”

İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı yasayı hedefe koyan AKP ve MHP’li üyelerin çoğunluğu oluşturduğu komisyonun çalışmalarından kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda olumlu bir sonuç çıkacağının beklenemediğini söyleyen EŞİK, iktidar bloğunun kadına karşı şiddeti araştıramayacağını, çözüm yolları üretemeyeceğini iddia etti.

EŞİK açıklamasını şöyle sürdürdü:

Komisyonun bu koşullarda, İstanbul Sözleşmesi’nden çıkış girişimlerini ya da onun yerine, “milli” ve “yerli” gibi atıflarla hayata geçirileceği duyurulan ve hak mücadelelerinin evrenselliğini tümüyle yadsıyan Ankara Sözleşmesi ya da benzeri girişimleri meşrulaştırmaya çalışmaktan başka bir işlevi olamaz.

18.05.2005 tarihinde kurulan “Töre ve Namus Cinayetleri ile Kadınlara ve Çocuklara Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Konulu Meclis Araştırması Komisyonu”nun Raporu TBMM kayıtlarında. Herkes açıp okusun. Yapılması gereken her şey orada yazıyor. Bu raporun ardından çıkarılan “Çocuk ve Kadınlara Yönelik Şiddet Hareketleriyle Töre ve Namus Cinayetlerinin Önlenmesi İçin Alınacak Tedbirler”e ilişkin 2006/17 sayılı Başbakanlık Genelgesi, bugüne dek oluşturulan en kapsamlı ve sonuç almaya yönelik etkili bir genelde. Altında Başbakan olarak Recep Tayyip Erdoğan’ın imzası var ve halen yürürlükte. Uygulanması için çağrı yapın, tüm ilgilileri göreve çağırın.

Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK), olarak kurulduğumuz günden beri, TBMM’yi kadın cinayetlerinin ve kadına karşı şiddetin durdurulması için “özel gündemli toplantı” yapmak üzere göreve çağırıyoruz. Bu özel gündemli toplantı ile Türkiye’nin kadına karşı şiddetle mücadele yol haritasının çıkarılmasını talep ediyoruz. Tam da İstanbul Sözleşmesi’nin TBMM’den tüm partilerin mutabakatıyla geçirilmesi örneğindeki gibi, bu yol haritasının da tüm toplumun ve partilerin mutabakatıyla oluşturulmasını ve uygulanmasını önemsiyor ve çağrımızı yineliyoruz. Komisyonu da bu yönde çalışmaya çağırıyoruz.

Kadınlar olarak bu süreçlerde her türlü itiraz hakkımızı demokratik yollarla kullanacak, gözümüzü komisyonun, komisyon üyelerinin, tüm milletvekillerinin ve TBMM’nin üzerinden ayırmayacağız. İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz, vazgeçemeyiz, vazgeçmeyeceğiz!

Paylaş

İlgili Yazılar