Günebakan Kadın Derneği İstanbul Sözleşmesi’nin feshine itiraz etti

Günebakan Kadın Derneği, İstanbul Sözleşmesi’nin iptali için meclis iradesine başvurulmayarak milletin iradesinin yok sayılmasına da itiraz ettiklerini ve sözleşmeden vazgeçmeyeceklerini belirtti.

Haber- Fatoş Sarıkaya

İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlükten kaldırılmasına 2 gün kala kadın hareketi, STK’lar ve toplumun büyük bir kesimi İstanbul Sözleşmesi’nde ısrarcı bir tutum sergilemeye devam ediyor. Günebakan Kadın Derneği de İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmeyeceklerini belirtmek için Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nde basın açıklaması yaptı. Dernek üyeleri, kadınların yoğun direnişine rağmen sözleşmeden vazgeçiyoruz denmesini kabul etmediklerinin altını bir kez daha çizdi.

“Bu karar kadınların hayatlarının önemsenmediğinin ilanıdır”

İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçilmesini kadınların hayatının, var oluşlarının önemsenmediğinin ilanı olarak değerlendirdiklerini söyleyen Günebakan Kadın Derneği Üyesi Seher Selma Yazıcı, “Bu sözleşme TBMM’de oylanırken cumhurbaşkanından başbakanına, bakanlarından milletvekillerine, danışmanlardan bürokratlara kadar hiçbir aklın itirazı olmadı. Mecliste oybirliği ile kabul edildi. On yıl sonra şimdi, ‘sözleşme bize uygun değilmiş’’ diyorlar. Sözleşme aynı sözleşme, yöneten irade aynı irade ve kabul eden herkes okuduğu metni anlama kapasitesine sahipse ne değişti diye soruyoruz? ‘’ Bize uygun değilmiş ama on yıl sonra anladık’’ demeye gelen açıklamanın Türkiye’yi yöneten irade adına vahim ve endişe verici olduğuna dikkat çekmek istiyoruz. Yanı sıra sözleşmenin kabulü için TBMM onayı gerekli iken iptali için meclis iradesine başvurulmayarak milletin iradesinin yok sayılmasına da itiraz ediyoruz.” diye konuştu.

“İstanbul sözleşmesine sahip çıkmak onu uygulamakla mümkün”

Seher Selma Yazıcı, İstanbul Sözleşmesi’nin devletin tüm kurumlarını görevli ve sorumlu kıldığına işaret ederek, sözleşmeye sahip çıkmanın onu uygulamakla mümkün olduğunu ifade etti. Sözleşmeden çekilme kararından derhal vazgeçilmesi çağrısında bulunan Yazıcı, “Ne güzel ki kadınlar kadar sözleşmeye sahip çıkan yerel yönetimler var, demokrasi ve adaleti önemseyen sivil toplum kuruluşları var. Hepimiz biliyoruz ki yasalar ve sözleşmeler hayata geçirildiği oranda gerçeğe bürünür. Yerel yönetimlerden ve demokrasiyi önemseyen tüm kurumlardan faaliyetlerinin her aşamasında sözleşmeyi dikkate almalarını bekliyoruz.  Merkezi iradenin de bu zararlı tutumdan vazgeçerek zaman kaybettirmemesini istiyoruz zira her bir can çok kıymetli. Devlet vatandaşlar arasında cinsiyet temelli ayrımcı davranışlarda bulunamaz ama İstanbul sözleşmesinden vazgeçildiğinden beri kadınların eylemlerinde ve onur haftası etkinliklerinde ayrımcılık ve şiddet içeren davranışlarla fazlasıyla karşılaşır olduk. Maruz bırakıldığımız bu şiddeti yaşarken hükümetin ‘’İstanbul sözleşmesi yerine yeni politikalarım var ‘’ demesi bizim içinin inandırıcı da değil anlamlı da değil.” dedi.

Kadınlar 1 Temmuz’da sokaklarda olacak

Özgür bir toplum için, eşitlikçi, adaletli ve herkese güvenli yaşam alanı açan bir toplum için, herkes eşitleninceye kadar ayrımcılıklara karşı direnmeye devam edeceklerini dile getiren Yazıcı, konuşmasını şöyle sürdürdü:

1 Temmuz Perşembe günü tüm Türkiye’de kadınlar İstanbul Sözleşmesine sahip çıkmak için sokaklar da olacaklar. Mersin Kadın Platformu da 1 Temmuz Perşembe günü saat 19.00’da Kushimoto Sokağında İstanbul Sözleşmesinden vazgeçmiyoruz demek için sokaklarda olacak. Tüm kadınları İstanbul Sözleşmesine sahip çıkmaya çağırıyoruz.

Bu ülkenin bütün bireyleri aynı yasal ve toplumsal haklara fiilen de erişebildiğinde iyi, huzurlu ve güvenli bir toplum olacağız. O zaman bu topraklarda yaşamanın adı mutluluk olacak.O gün gelinceye kadar bu mutluluğa inananlarla birlikte yürümeye devam edeceğiz.

Paylaş

İlgili Yazılar