Kadınların sosyokültürel anlamda gelişimini desteklemek amacıyla Tarsus Belediyesi tarafından hayata geçirilen Kadın Yaşam Destek ve Dayanışma Merkezi, ücretsiz sağlanan kurs ve atölyeleri ile kadınların hayatına dokunuyor. Merkezdeki faaliyetlere katılan kadınlar, günün sonunda çok keyifli ve öğretici bir gün geçirdiklerini, buradan ayrılmak istemediklerini söyleyerek evlerine dönüyorlar.
Haber- Fatoş Sarıkaya
9 Temmuz’da açılan ve kısa sürede büyük farklar yaratan Tarsus Kadın Yaşam Destek ve Dayanışma Merkezi, kadınları birçok açıdan destekleyen bir proje. Resim, masal, sinema, edebiyat, el sanatları, öz savunma, temel fotoğrafçılık, teknolojik eğitimler, bisiklet kullanma eğitimi, bahçe bitkileri yetiştiriciliği ve toplumsal cinsiyet kategorilerinde kurslar açan Kadın Yaşam Destek ve Dayanışma Merkezi, İstanbul Sözleşmesi 6284 sayılı yasa ile ilgili de kadınlara bilgilendirmeler yaparak farkındalık oluşturuyor. Kadın, Aile Hizmetleri Müdürlüğüne bağlı olan bu merkezde aynı zamanda 7/24 Danışma Hattı da bulunuyor. Her türlü şiddete maruz kalan kadınlar, bu hattan gerekli desteğe ulaşabiliyor. Merkezle ilgili gazetemize bilgi veren Kadın Yaşam Destek ve Dayanışma Merkezi yöneticisi Hatice Karataş, “Bu merkezin birden fazla amacı var. Temel anlamda kadınların desteklenmesini amaçlıyoruz. Bunu da psikolojik ve hukuki olarak, bir de sosyokültürel olarak yapıyoruz. Kadınlara yönelik yapılan eğitimler, atölyeler hem öğretici hem de keyif almalarına, sosyalleşmelerine yönelik hazırlandı. Merkezimizde randevu usulü ile ücretsiz ve sürekli olarak psikolojik destek hizmeti sunuyoruz. Aynı zamanda verdiğimiz hukuki danışmanlık hizmeti ile 6284 sayılı yasa ve İstanbul Sözleşmesi ile ilgili kadınlara bilgiler veriyoruz. Pazartesi günleri saat 2 ile 3 arası diyetisyenimiz sağlıklı beslenme alışkanlıkları üzerine her hafta farklı bir konuda bilgiler veriyor. Yaklaşık 11 tane ücretsiz atölyelerimiz var. Tamamen gönüllü hocalarla çalışıyoruz.” şeklinde konuştu.
Üretici kadınlara dijital pazarlama eğitimi
Üretici kadınların desteklenmesinin önemine değinen Hatice Karataş, “Tarsus’ta Köylü Pazarı diye bir pazar var ve esnafının yüzde 70’i kadın. Ürünlerini sosyal medya üzerinden satabilmeleri için bu kadınlara dijital pazarlama eğitimi verdik. Tamamen organik olan bu ürünleri kadınlar üretip satıyorlar.” dedi.
Bitkisel ve yenebilir bir takım atıkların çürütülmesi, öğütülmesi sonucu elde edilen doğal gübre yapımı olan komposta da önem verdiklerini ve bununla ilgili atölye de gerçekleştirdiklerini söyleyen Karataş, merkezin kendi atıklarını dönüştürüp buna öncü olmasını istediklerini, buradan başlayıp bütün Tarsus’a bunu yaymak gibi bir isteklerinin olduğunu dile getirdi.
“Bu merkez çocukluk hayalimi gerçekleştirmemi sağladı”
Kursiyerlerden biri olan Tarsus Cemevi Başkan Yardımcısı Meryem Arpacı, bisiklet kullanma eğitimine katılarak çocukluk hayalini gerçekleştirdiğini söyledi. Hep bisiklet sürmek istediğini, ancak şimdiye kadar böyle bir imkanının olmadığından bahseden Arpacı, “Benim gibi bisiklet sürmemiş kadınlar için çok güzel bir kurs. Umuyorum ki kurs sonunda profesyonel bir sürücü kadar iyi süreceğim. Bisiklet sürmek çocukluk hayalimdi ancak o yıllarda imkanım yoktu. Bu kurs ile çocukluk hayalimi gerçekleştirmiş olacağım. Böyle bir merkezin açılmış olmasından dolayı çok memnunuz. Kadın Yaşam Destek ve Dayanışma Merkezi’nin konumu dezavantajlı kadınların bulunduğu yerlere yakın. Buradaki kadınlar okuma yazma bilmiyorlar. Ancak merkezde okuma yazma eğitimleri de veriliyor. Ulaşımın sağlanması, kreş olağanın olması kadınların gelmesini rahatlatıyor. Buraya gelen her bir kadın çok seviyor burayı.” diye konuştu.
Bu merkeze gelmemek için bahane yok!
Merkezde verilen eğitim ve atölyelerden, etkinliklerden mümkün olduğunca her kadının faydalanması için oluşabilecek her türlü engellere alternatif çözümler düşünülmüş. Kursiyerler bulundukları mahallelerden belediye araçları ile merkeze bırakılıp, günün sonunda aynı şekilde araçla mahallelere bırakılıyor. Aynı zamanda çocuğu olan kadınlar için de merkezde çocuk alanı oluşturulmuş durumda. Anneler atölyelere katılırken çocukları da eğitmenler gözetiminde bu alanda vakit geçirebiliyor.
Merkeze gelen kadınların olumsuz bir havayla dönmesinin imkansız olduğunu belirten Hatice Karataş, yaptıkları projeyle ilgili fikirlerini şöyle sonlandırıyor: “ Merkeze gelen her bir kadından ‘Buradan çıkmak istemiyorum’ geri dönüşü alıyoruz ve bu geri dönüşler bizi çok mutlu ediyor. Ben biliyorum ki özellikle dezavantajlı kadınlar bu etkinlikleri kendilerine lüks olarak görüyorlar. Ama biz istiyoruz ki kadınlar bunları kendilerine hak olarak görsünler. Bu nedenle yaptığımız işte daha yolun başında olsak da umuyorum ki birçok kadının hayatında güzel izler bırakacağız.”
