1 Eylül Dünya Barış günü etkinliğinde söz alan Mersin Kadın Platformu, “Dünyada kalıcı ve sürdürülebilir barış kadınların özgürlük ve eşitlik mücadelesi ile kurulacaktır.” dedi.
Emek ve Demokrasi Platformu, 1 Eylül Dünya Barış Günü sebebiyle Özgür Çocuk Parkında etkinlik düzenledi. ‘Barışa ses ver, savaşa dur de’ şiarıyla düzenlenen etkinliğe platform bileşenleri, parti ve STK temsilcileri ile çok sayıda kişi katıldı. Etkinlikte söz alan Mersin Kadın Platformu savaşsız, şiddetsiz hayat hakkı için mücadele etmekten vazgeçmeyeceklerini dile getirdi.
“Kadınlar olarak barışta ısrarcıyız”
Mersin Kadın Platformu adına konuşan Peyruze Okçu, yüzyıllardır kadınların savaş karşıtı hareketlerin öncüsü olduklarının altını çizdi. Okçu, “Yüzyıllardır olduğu gibi, 21. yüzyılda da savaş karşıtı toplumsal hareketlerin öncülüğünü kadınların yapması tesadüf değildir. Bunun nedeni kadınların şefkatli ve barışçıl karakteri veya savaşlardan en çok zarar görenler olmaları değil savaşın temel felsefesinin ataerki ve erkek egemen anlayış olmasıdır. Dünyada kalıcı ve sürdürülebilir barış kadın özgürlük ve eşitlik mücadelesi ile kurulacaktır.” şeklinde konuştu.
“Türkiye cezasızlıkta başı çekiyor”
Dünyanın pek çok yerinde savaş, ekonomik kriz, toplumsal cinsiyet eşitliği kazanımlarına ve insan haklarına saldırıların arttığını söyleyen Peyruze Okçu, Türkiye’de de bu saldırıların giderek arttığını belirtti. Türkiye’nin savaş çığırtkanlığı yaptığını öne süren Okçu, “Türkiye, ülke içinde ve dışarıda savaş çığırtkanlığı, katliam boyutlarına varan kadın cinayetleri, kendilerini kadınların sahibi sananların nefret ve tahakküm söylemlerinin ayyuka çıkması, laiklik karşıtı söylem ve uygulamalar, derinleşen adaletsizlik, hukuksuzluk ve kadına karşı suçlarda cezasızlık bakımından dünyada başı çekiyor. Ağır sağlık sorunları yaşamasına rağmen hala Aysel Tuğluk’un ceza evinde tutulması, kadın sanatçılara karşı sürdürülen linç kampanyaları, barış konserlerinin yasaklanması AKP iktidarının erkek egemen, cinsiyetçi, ayrımcı zihniyetini bir kez daha gözler önüne seriyor.” dedi.
“Eşit ve özgür bir dünya için mücadeleye”
Eşitlik, özgürlük taleplerini dile getirmeye bunun için mücadele etmeye devam edeceklerinin altını çizen Okçu, şunları söyledi: “Savaştan nemalanan hükümetler ve şirketler; doğayı, toplumu, kadınları, LGBTİ+ları ve tüm ‘öteki’ gördüklerini tahakküm altına almaya çalışan erkek egemen anlayışların savaş politikalarına karşı barış, eşitlik, özgürlük taleplerimizi dile getirmeye bunun için mücadele etmeye devam edeceğiz.
Biz kadınlar olarak;
• Soyut barış temennilerinin ötesine geçip, sadece savaşa değil; silahlanmaya, milliyetçilik, ırkçılık, cinsiyetçilik ve militarizme karşı daha güçlü ortak ses çıkarmaya,
• Her savaşın silah sanayicileri ve destekleyicilerinden oluşan bir avuç kazananı olduğunu ve tek kaybedeninin yoksullar, kadınlar ve çocuklar olduğunu unutturmamaya,
• Kadın bedenini ve emeğini ganimet olarak gören ve gösteren, kaynağı ne olursa olsun her türlü kültürel ve siyasal fikri mahkum etmeye çağırıyoruz.