MEÜ’lü kadın öğrencilerin isyanı: Güvende değiliz!

Kampüste ve üniversite caddesinde hemen her gün tacize, şiddetin farklı türlerine maruz kalan Mersin Üniversitesi’ndeki kadın öğrenciler kendilerini güvende hissetmediklerini ifade etti.

HABER/ FATOŞ SARIKAYA

Kadına yönelik erkek şiddeti hayatın her alanında gün geçtikçe artmaya devam ediyor. Kadınların yoğunluklu olarak bulunduğu kampüslerde ise hemen her gün taciz ve şiddet olayları yaşanıyor.

Mersin Üniversitesi’nde okuyan kadın öğrenciler de üniversiteye giriş çıkışların yeterli bir şekilde denetim altına alınmaması, ışıkların yetersiz olması, tacizi önleme noktasında hiçbir uygulamanın hayata geçirilmemesi sebebiyle tacize daha açık bir durumdalar.

Öğrencilerin büyük bir kısmı her gün tacize uğruyor

Genç kadınlarla üniversite caddesinde ve kampüste kendilerini güvende hissedip hissetmediklerine dair konuştuk. Mersin Üniversitesi’nden görüştüğümüz 50 kadından 42’si okul içerisinde ve çevresinde laf atma olayını yaşadığını dile getirdi. Tehdit olayını yaşayan 3 kişi, takip olayını yaşayan 14 kişi, sözlü tacizi yaşayan 20 kişi, fiziksel taciz olayını yakın zamanda yaşayan kişi sayısı ise 5.

Geç saatte çıktığınız zaman okul çevresinde kendinizi güvende hissediyor musunuz sorusuna 41 kişi hayır cevabı verdi. 48 kişi de ışıklandırmanın yetersiz olduğunu düşünüyor. Özellikle okul girişinde, kütüphane çevresinde çok büyük sorunlar olduğunu söylüyorlar. Araba tacizine maruz kalan kişi sayısı 28, araba ile takip edilen 8, şiddete maruz kalan kadın sayısı da 5.

“Minibüs şoförleri kadınları korkutarak eğleniyor!”

Konuştuğumuz kadın öğrencilerden bir kısmı minibüs şoförlerinin, kendilerini korkutup sözlü tacizde bulunduklarını anlattı: “Bir keresinde minibüste tek kaldığımda şoför aracın içindeki ışıkları söndürüp farklı bir güzergaha girdi. Korkup büyük bir tedirginlikle ayağa kalktığımda şoför bana güldü, ışıkları açıp ileride öğrencileri aldı. Anlattığım kişiler de bunu basit bir şekilde ‘seninle eğlenmiş’ olarak yorumladı fakat benim için oldukça travmatik bir andı, hala da atlatmış değilim.”

Farklı iki kadın da bazı minibüs şoförlerinin rahatsız edici davranışlarına ve laf atmalarına maruz kaldıklarını anlattılar. Başka bir öğrenci ise akşam vakti tanımadığı bir erkek tarafından konuşmak istediği bahanesi ile kolundan çekilerek götürülmeye çalışıldığını, bağırdıktan sonra şahsın panikleyip kaçtığını söyledi.

“Kendi okulumuzda güvende hissetmiyoruz”

Sosyoloji bölümünde okuyan E.A., kampüs ve okul civarında yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Okulumuza giriş çıkışlar denetim altında değil, sticker uygulaması geldi ama yetersiz kalıyor. Yani elini kolunu sallayan okulun içerisine girebiliyor. Bu da en başında kadın öğrenciler için bir tehdit demek. Bu yüzden her türlü kötü olayı yaşayabiliyoruz. Özellikle araba ile laf atma olayı Mersin Üniversitesi ve çevresinde o kadar çok ki bu artık normalleştirilmiş durumda. Araçlı erkekler sürekli önümüzü kesip gittiğimiz yere bırakmayı teklif ediyorlar. Reddetmemize rağmen dönüp tekrar geliyorlar ve ısrarla bizi rahatsız ediyorlar. Kampüste ve üniversite caddesinde kadınlar olarak kendimizi güvende hissetmiyoruz.”

E.A., sistematikleşen tacizler zincirine karşı neler yapılmasını istiyorsunuz sorusuna “Üniversiteye giriş çıkışların daha denetimli olmasını ve ışıklandırmaların fazlalaştırılmasını istiyoruz. ODTÜ’deki gibi Toplumsal Cinsiyet Eşitliğini Destekleme ve Cinsel Tacizi Önleme Birimi kurulmasını istiyoruz. Bu tür önlemler alındığında kadınlar olarak kendimizi daha güvende hissedebiliriz.” cevabını verdi.

Paylaş

İlgili Yazılar